Boy cetvelinde en son ölçüldüğün zamanla şimdiki zaman arasındaki geniş bir farktan yırtamıyorsun eminim.Tartılar yıllardır yalancılık peşinde değiller mi zaten?Güvenmemek gerek o halde sayısal verilere mi diyorsun?Bir sabah uyandığında irisinin kırmızı olması korkutmaz beni.İrisin kırmızı diye dünyayı daha mı güzel göreceğini zannediyorsun küçük bey?Fransızca mürebbiyeni kaçırdın üzgünüm.Ucuz numaralardan vazgeçsen iyi edersin.Bir dahaki yutmayacaktır eminim kırmızı boyalı sandalye numaranı.Gittikçe daha yaratıcı olmanı beklerdim oysa.Annenin karnındayken dinlediğin Mozartlar mı etkiledi yoksa?
Kendine bir çocukluk aşkı falan edinsen diyorum.Kim bilir ne kadar iyi gelecek sana.Sen de diğerleri gibi aşkını saçını çekerek ilan etmeyi deneyebilirsin.Tabii hiçbirinin senin gibi çatılarda kedi kovaladığını düşünmezsek eğer.Neden normal olmanı bu kadar isterler merak etmiyor değilim.Babana yazılan bir mektup ikna edici olur mu dersin?Hiç sanmam doğrusu.
Belki de bir kardeş.Ağabey olduğun zaman büyürsün diye umuyorlar bence.Seni büyümeyen küçük bir problem olarak görmeleri gerçekten can sıkıcı.Haklısın dedim hemen kızma anlıyorum seni demek istedim.Bu kadar dürüst olmamı istemiyorsan susarım.Hey küçük bey küsme bana hemen.Dayanamam küslüklere.
Neyse ne diyordum.Küçük kızlarla uğraşamayacak kadar büyüdüğünü söylüyordun.Ben de sana mektup diyordum.Tamam tamam şu an anımsadım.Fakat sevgili küçük bey ne kadar genişletmeye çalışsak da çemberlerimizi gene o çemberin içindeyiz.Bir sürü kesişimin tam ortasında.Toplum,aile,çevre,yaşam koşulları falan filan bir sürü nane anlayacağın.Anlayacağını bilerek söyledim zaten.Özgür olmak istiyorsun biliyorum.Özgür olunca nefes alacağından eminsin çünkü.Yalnızken özgürsün farkındayım.Tüm öğleden sonra gözünü diktiğin bulutsuz gökyüzü gibi.Sonsuz gibi.Ben de bir zamanlar özgürdüm.En az gökyüzü kadar geniş bir dünyadan geldim.Seni mutlu etmek için bir doğum günü hediyesi olarak hem de.Geldiğim yeri unutmadım.Soluduğum nefes burnumda tütüyor.Şimdiki karın ağrılarım yoktu o zamanlar.Gözlerim bulanıklaşmazdı.İnsan görmezdim çünkü.Küçük ama mutlu bir balıktım ben de.Çoğu düşünenin aksine ne zaman bu akvaryuma konuldum o zaman hafızam geriye sarmaya başladı.Herşeyi anımsadım.Çemberleştikçe daha da çok yalnızlaştım.Eğer bir gün kırmaya çalışırsan çemberini ve başarırsan beni de yanına alır mısın alıp da uçsuz bucaksız denizime bırakır mısın?
Sana minnettarım küçük bey!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder